Kabus

Allahim hakkaten kabus...

Gecenin 2'si...

Ruyamda gordum, evlenmis ve bi yere evlendigi kadinla gelio....

Ben bunu o kadar gercek adlediyorum ki ruya oldugunu anlayip uyanmam ve kendime gelmem hayli zaman alio...

O sokla kalkip oturmam whatspa bakmam degistirdigi resmine bakiyim derken yanlislikla whatsp aramasina basmam ve hemen kapatmam tam bi sok...

Ziyadesiyle ayildim...

Ruyanin sacmaligi da ayri...

Evleneceginden kimsenin haberi yok mesela bi hafta onceki etkinlige yalniz gelio onu dusunuyorum.

Bu aksam ki etkinlikte yatili bi organizasyon. Ayni yatakta uyuycaz ama herkes bikinili kadinda ilk dikkat ettigim cok siradan biri olmasi ve onun boyuna uygun olmasi - yani uzun boylu-. Benim kuzen de var o yatakta ama ablasi rolunde mi cok emin degilim su an. 

Kabus iste her turlu...

Umurunda

Yine bir PSM öncesi...

Atarların giderlerin zirvesinde...

Kimsenin umurunda değilim modu...

Duşa girerken onun da umrunda değilim, hatta hiç mi hiç değilim dedim

Duşta işaret istedim

Ne olacağı önemli değil ama bir işaret ondan bi'şey gelsin dedim

Duştan çıktım telefona baktım

Hiç bir şey yok

Bir dakika sonra blink!

Ondan çok önemsiz bir konuda bir mesaj...

Şoka girdim

Dondum kaldım

Al sana işaret...

Umrunda mıymışım?

Bence umrundayım :)

Hatta o bunun farkında olmasa bile, ilahi düzen bunun böyle olduğunu söylüyor...

Sinirli

Dün her şey normalken bu sabah beynim, gizemini kimsenin anlayamadığı bilinmez kutum kapalı duran kapısını açtı.

açılmaması gereken bir kapı orası...

çünkü içinde evham, endişe, korkuya ilişkin ne varsa var...

sabah namazını kılarken ölüm, sevdiğin birinin ölümünü getirdi...

her şey yolunda lay lay lom yaşarken, bir anda gelip karşına dikilebilecek...

hayatım kendi etrafında dönüyor, bir eş ve çocuk olsa

daha bir sıkıya gelicem ister istemez, hele çocuk varsa

sana ihtiyaç duyan, bağımlı bir canlı

bu günden sonra evlensem, bir sürü yeni sorumluluk...

Ne is yapiyorum ben? Sevmeden 15 yili devirip mudur olmak bile bir sey ifade etmiyor bana...

Her an birakip gidebilirim, yeni yepyeni baska bir hayat kurabilirim. Ben gidince kim gecer yerime...

Spor da yapmiyorum bu aralar sirtim agriyor, kendimi kotu hissediyorum.

Sevdigim biri yok...

O gecen gun sarilmak dokunmak icin cildirdigim adam hic bi'sey hissettirmiyor -zaten yok ki ne hissettirecek-

Sacma sapan bi trafikte her gun saatlerce gidiyoruz, olduruyoruz kendimizi...

Yolda giden bir motorda kucucuk bir cocuk ondeki adamin beline siki siki sarilmis gidiyor...

Uzuldum, kizdim, ofkelendim...

Sabah uyanip giyinip sonra serviste yeniden uykuya dalisima buna sebep olan duzene sinirlendim...

İste islemeyen konulara, bitemeyen projelere, benim hic birine hevesin olmayisina...

Pms'nin zamani gelmis olmasina, ilac icsem icmesem kararsizligina...

Kahkaha

Dun bi baskaydim...

Dokunma acligi icersindeydim...

Ruyamdan onla uyandim biliyorum ama nasildik onu bilmiyorum...

Dokunmak, dokunulmak, sarilmak, sarmalanmak...

Tek istedigim buydu...

Agustos'tu yanilmiyorsam, alnimdaki saci eliyle ittigi muhtesem haftasonu planlari yapip tam sabahinda onun yan cizdigi, benim hissiyat dunyamin gercekle hayal arasinda sinirin tamamen kayboldugu her seyi tum sinir hucrelerimle hissettigim...

İste aynen oyle oldum...

O gun gorussek kesin boynundaydim :-))

Ama oyle bi gorusme olmadi, sadece yazistik...

O haleti ruhiye hafifledi...

Ama bugun de kendimde alisik olmadigim bi ictenlikle kocaman kahkahalar atiyorum.

Farkindayim ben farkli olusunun ve sukrediyorum...

Boyle kocaman gulebildigim icin..

His

Bazen kusturen, kizdiran o ruh hali var ya, su an sevgi dolu ask dolu, ozlemis, mutlu,    doymus, olmus...

Bi'sey de olmadi ustelik... 

Hatta attigim mesaji gorup cevap bile vermemis olmasina ragmen...

Yani anlamsiz...

Neyse daha fazla yazmak yerine, ona, ona ait bu guzel duygulara sarilip hayal kuracagim

Biri Var

Bu aralar bana fal baktirmak icin tuzaga dusurmeye calistigimiz insanlarla dolu etrafimiz :-)))

Pazartesi gunu de oyle biriyle yemege ciktik...

Ama fal kismi yine olmadi :-))

Cunku arkadas tovbe etmis, biz de saygi duyduk...

Ama biliyorum bana fal bakilamaz, eger bakiosa biri o sallamacidir, tutturamaz...

O arkadasla da beni evlendirme planlarimizdan konustuk. Ben senin hayatinda kimse olmadigini bilmiyordum, gorustugun biri vardir diye dusunuyordum. Senin gibi guzel ve akilli birinin yalniz olabilecegini dusunmuyordum dedi.

Yani yine geldik ayni enerjiye ;-)

Eyyy o basimi baglayan enerji...

Ben evli degilim, kimseye ait degilim ama evlenmek gercekten biriyle birbirimize ait olmak istiyorum...

Saymiyoz da niye saymioz

Bugun ki programa planda olmayan bir misafir daha katildi...

Yabanci di'il gerci aileden...

Hep birlikte oturduk, sohbet ettik, yedik, ictik...

Ama sonra "bugunu saymadik" diyor bana...

Neyini saymioz ki...

Basbasa olsaydik, misafir olmasaydi daha  farkli ne olacakti, ne yapacaktik bugunden farkli????

İcinden gecenlerle, yapmak istedikleriyle yapabildikleri cok mu farkli birbirinden???

Bugun icin cok daha farkli planlari mi vardi???

Benle basbasa olmayi cok seviyorsa neden bu kadar uzun aralar veriyoruz???

Ben sikayetci degilim ailesiyle vakit gecirmekten, bir aile uyesi olmaktan...

Yaptigim tatliyi yine her zaman ki gibi cok begendi, hatta bugunu saymiycaz diyince bi daha mi yapicam dedim...

"Mutemadiyen yap sen" dedi...

Garip bi sekilde ici cok dolu, anlam yuklu geldi nedense...

Evli

Bugun cok iyi fal baktigini bildigimiz ama bilmiomus gibi denk getirip bana fal baktirmak istedigimiz bi arkadasla yemek yedik...

Gerci fal bakmadik ama fal mevzuundan konustuk.

Daha dogrusu kendisi fal baktigini soyledi, enerjiyle baktigini enerjiyi hissettigini soyledi...

O beni evli saniyormus...

Simdi dusunuyorum da, benim ruhum sanirim evli :((

Oyle bi enerji almasa benden der mi oyle...

İlk basta ruhum onla baglamis basini, ben yeni biri diye debelensem de bosuna diye dusundum

Ama yazarken ev hayatim, aile hayatim geldi aklima...

Fazla mi sorumluluk tasiyorum aileye karsi???

Kendimi baglamis miyim???

Dusunmek lazim???

Hatta bizim HEYO grubuna bi yazmak lazim, fikirlerini almak...

Evet bunu bi dusunelim...

Sade

Vazgecmeyi, kendimi inizivaya cekmekle bir tutuyorum sanki...

Sertap sarkisindaki gibi demli, dingin bos inan ki otesi; sakin, sade boyle en iyisi...

Su an kendimi dingin ve demli hissediyorum...

Sakin ve sade...

Ama yanlis bu, bunu da biliyorum...

Ama ben duygusal bir baligim....

Gozyaslarimla gol yapip yuzmeyi seviyorum...

Bulucaz bi yolunu biliyorum...

Baslasin ya da bitsin dedigimiz baslamadigina gore bitmeli...

Kendimi eksik ve ezik hissettigim, hep yenik saydigim bu hikayede yer almamaliyim artik...

Zaten her gecen gun biraz daha uzaklasiyorum gibi geliyor...

Salak Defne

İnadina Ask...

Yaz basindan bari sadece beni degil herkesi etkisine alan dizi...

20. Bolumde Defne'nin kendi kendine durumdan vazife cikarmasi, adamin telefonda baska bi sey icin yaptigi yorumu uzerine alip trip atmasi bi de uzerine git demesi, kendini komalara sokmasi ne kadar da sinir bozucuydu...

Salak dedim...

Sonra donup kendime baktim...

Zaman zaman benim yaptiklarim, yaptiklarim demeyelim ben her seyi kendi ic dunyamda yasiyorum...

Ama ayni sey degil mi...

Kendine guvensizlik, yetersiz hissetme, layik gormemek, sevilmeye layik olmadigini dusunmek...

Ayni ben :-(((

Yani salak BEN...

Gerci orda karsidaki adam seviyo, biz seyirci olarak biliyoruz... Yani her iki tarafin  da sahnesini bildigimiz icin...

Neyse kendimi bi diziyle kiyaslamiycam ama bu isler hep boyle...

Hic bir sey dizilerdeki gibi degil, benim tribime karsilik bana deli gibi asigi gectim asik bi adam bile yok...

Olsa bunca yildir bir sey olmaz miydi...

Bir kez daha kendisinden demir almaya niyetleniyorum...

Baslasin ya da bitsin demistim ya... 

Bitmesi icin ya hayatima birinin girmesi lazim ya da ben usul usul ondan gitmeyi basarmaliyim...

Onu arkadas, dost kosesine oturtup ask, sevda kosesini bosaltmaliyim...

Yani bitmesi icin bir mucize degil sadece bekledigim, bir sabah uyandigimda "aaa o da kimmis" demeyi beklememek lazim...

Dusuncelerimi ondan uzaklastirabilmeyi becerebilmek, mantikli dusunebilmek de bir mucize benim icin...

Hadi hayirlisi...

7

Benim icin anlamli oldugunu iki rakam var...

7 ve 5

7'nin son zamanlarda kendini gozume gozume sokmasi bir seylerin isareti olsa gerek...

Milat saydigim seyahatin basladigi tarih 7'ye isaret ediyor...

Sadece gununun sayisal degeri degil, gun ay yil topladiginda da 7 -bunu simdi farkettim-

Seyahat sirasinda konakladigim odalar 

7 ve 304

Cok ilginc degil mi???

Dun aksam 7'nin anlami, sirri diye bi bakiyim dedim...

Derya deniz sonu yok...

7 kat gokten tut, 7 uyurlar, 7 harika, biri de meleklerle konusmaya baslayanlar 7 sayisini gorur, her yerde karsisina cikar diyor...

O biraz ucmus geldi ama bu 7'nin var bana bi mesaji hissediyorum...

Farkina vardigima gore...

Yazar

Artik yazmadigimi saniyorlar...

Bilmiyorlar ki sadece bana ait baska bir bahcem var artik...

Sadece kendime cicekler ekiyorum...

Ama herkesin bildigi bahceme de arada sirada girip onceki ciceklerimi kokladigimda keyif aliyorum...

O kadar guzeller ki, yenilerini eklemekte bu kadar cekimser davranmaktan dolayi uzgunum...

Neyse guzel bir haber veriyim ya da onu ayrica bi post yapiiim. 

Belki de oteki bahceye ekerim ;-)

Kozalak geliyor :-)))

Allah saglikla kucagimiza almayi nasib eder insallah...Amin

Vuslat

Bildigin vuslat degil bu...

Hani aylar once, nisan, sozler verildi demistim sonra da ileri bi tarihe otelendi demistim ya, iste bu o vuslat...

Soylendikten 11 ay sonra vuslat oldu...

Mudur oldum...

O zaman nisandi, sozdu...

Cunku mayis itibariyle mumkun olabiliyordu, yani ben haketmistim haketmesine de kurallar prosedurler oyle diyordu...

Mayis geldi...

Bu sefer eeeen ust yonetim degistigi icin tum atamalari durdurup, bekleyin bi bakiyim anliyim demesi uzerine bugunleri buldu...

Ne yaparsin kismet 1 kasim'aymis...

Yeni iktidarla benim ayni tarihte koltuga gecmemiz de ne enteresan di mi...

Darisi diger vuslatlarin basina ;-)

İsaretler, Semboller, İzler

Gecenlerde cok sevdigim bir magazada gordugum bir parca, onu birisine almami istedi. 

Nami diger gorumcem...

Ama artik boyle tanimlamalar kullanmak istemiyorum, zira ya baslasin ya bitsin diyip varmis gibi ailesini ailem saymak celiskili bir durum...

Her neyse...

O begendigim icimden bir sesin al dedigi kozalak bebisi onun icin aldim.

Basligi da mavi ustelik...

Ama ben bunlari aldiktan sonra farkettim, mujdeli bir haberin isareti miydi bu 4 kasimda anliycaz....

Hayirlisi insallah...

Yillardan beri ilk kez telefonumun masaustu ve ekran goruntusunu hatta whatsapp zeminini degistirdim...

Hep ondan bir seyler vardi...

Ondan fazlasi, evim dedigim sahiplendigim...

Onlari da kaldirdim, bambaska bir sey yaptim hepsini...

Ozgur kildim...

Aslinda gurbet yolu gozleyen farkli yonlere bakan iki heykel...

Simdi sembollestirince, isaret yerine koyunca benim de bekledigim iki farkli yonden birinden gelecek isaret, haber...

Dun dusunuyordum, baslasin mi bitsin mi???

Yeni bir sey baslasin, o bitsin dedi mantigim...

Cunku ben ona o kadar teslimim ki, kendimi yok sayiyorum yeter ki o beni sevsin, hep yaninda oluyim...

Ama yeni biri yeni bir baslangic oldugunda daha saglam durabilirim, kendimi koruyabilirim, yonetebilirim, butun iplerimi eline vermem...

Boyle iste....

Uyur uyanik zamanlar...

Uyku ile uyaniklik hali en sevdigim zamanlardir...

Benden bagimsiz dusuncelerim dolanir...

Bazen ordan umulmadik seyler cikar...

Bu sabah da kulagimda muzik, uyku uyaniklik halindeyim...

"Kalbimi sensiz birakamadim" diye onun seslendigini duydum...

Dinledigim sarkilardan birinin sozuydu kesin ama cimbizla secilmis ve o kadar net ki, bana birinin soyledigi...

Su an hangi sarkiydi bulmaya calisiyorum, tahmin ettigim iki sarki da o degildi...

Ama Ne Gulduk

Not PMS

Bu ay PMS'yi atlayip direk MS'ye gecti hormonlar...

Lakin gecen ay cok agir bir PMS yasamisti...

Berber'in verdigi ilaci da tecrube edemedik haliyle...

Aman delirmiyim, kafayi yemiyim de kullanmiyim

Yol

4 gunluk guzel bir seyahatin ardindan eve donus yolunda yaziyorum...

Hep olmasini istedigim ama nasil olcagini bilmedigim, hic gitmedigi memleketime birlikte gittik. Gezdik, dere tepe gittik, yedik, uyuduk uyandik, omuz omuza diz dize saatlerce yol aldik. Birlikte bir suru fotografimiz var. Hatta birinde yanak yanaga, sarilmis. Ama bir anlami yok tabiki, benim de bir anlam cikarasim...

Ama cok ozel duygularla, cok ozel yerlerde, medeniyetin olmadigi ucsuz bucaksiz vadilerde yuksek rakimda nefesimden baska ses duymadigim o yerde diledim. 

Milat olsun bu seyahat bize, baslasin ya da bitsin hayirlisi ne ise o olsun.

Ne benim bir hareketim ne sozum, yureginden gelendir bunu baslatacak...

Huykesen agacina caput bagladim ama Allah'tan diledim, o sadece bir kac adim gerimdeyken...

Komik aslinda ironik seyler yasadik, beni esi sanan bir adamin israrla nesi oldugumu sormasi benim arkadas demem, onun tanismamizdan bahsetmesi, adamin sevdiniz birbirinizi ogunden beri birakamadiniz demesi.... Hatta saclarini beyazlatanin ben oldugumu ima etmesi...

Ama her yerde her seyde yan yana olmamiz etrafimiza boyle bir enerji yayiyor 

Berber'le... Bolum 2

Alelacele yazmistim o gun...

Aklimda kalanlar...

Kadinlar kendisine bahsedilen dogurganligin bedeli olarak hormonlarinin elinde oyuncaklar adeta...

Mevsimler gibi degiskenler, bazen yaz sicacik hafif neseli, bazen agir soguk karanlik bir kis gunu ve arada yapraklarini doken sonbahar, cicek acan ilkbahar...

Oysa erkekler de yok bu gecisler, ondan da anlamiyorlar kadinlari...

Ve ay...

Ah o Ay...

Bizim aramizdaki o ozel bagi o da tasdikledi...

Senin gibi sezgileri guclu bi kadin, ayla bilincaltindaki ilkel disilikle baglanti kuruyor.

Yani ay dogusunda ozellikle dolunayda buyulenmem bosuna degil...

Hele ki bi kac hafta once her gece her gece sessiz bakismamiz, icime derinlere oyle bir ulasti ki o iyikestirdi beni biliyorum.

Artik anliyorum...

Ay da degisken her gun farkli bir yuzu oyda erkekler gunes gibi tek duze ve yakici...

Beni dogaya salsaniz, ayi gunesi verseniz yanima...

Adim bile tesaduf degil bence, topraksiz yapamayan dogaya ait...

Once ablama konup sonra sahibi icin ondan vazgecilen...

İlahi duzen o kadar muhtesem ki, biz surekli mudahale edip bozmaya kalkmasak zorlamasak...

Hem canimiz daha az yanar hem mutlu oluruz...

Yagmur yagdiginda, akisini istedigi sekle sokmaya calisan insanlara bedelini odeten dere gibi...

Acitmayiz, acimayiz...

Yazinca insan kendini sever mi?

Ben seviyorum...

İcimden gecen, yan yana guzelce dizilen sozcuklerimle gurur duyuyorum...

Gitmemisler, hala ordalarmis, kusmemisler...

Tipki kayboldugunu dusundugum oz guvenim gibi...

Firsat verilmesini bekliyorlar....

Aslinda oz guvenim de yerli yerinde duruyormus ama tamamlanamayan, tamamlanmadigim, tamamlayamadigi icin bitiremedigi icin baslatamadigi icin...

Artik 15 yilda hasarlamis kendini ama olmemis...

Yani yine yine ayni seye, kisiye geliyor dayaniyor butun gel-gitlerim...

Gerci hayatimin bu kadar merkezinde olmasi bu kadar onem adletmesi de canimi sikiyor. Boyle bir payeyi di'il ona hic kimseye hic bir seye, -kendimden baska- vermek dogru gelmiyor bana...

Yani....

Ya tamamlamali ya silip atmali...

Nasil tamamlarim bilmiyorum? En azindan denemisligim, bizzat sormuslugum var...

Karsiliginda da gecistirilmisligim...

Silip atmak hic denemedigim...

Aileler dostluk mostluk silemem yuz yuze bakmak zorundayiz diyorum ama o da benim kendime yalanim...

O da ben de o kadar renk vermeyen insanlariz ki, kimse bi'sey anlamaz. Hatta belki de yillarca denk gelmez ve karsilasmayabiliriz de...

Yani...

Ben kendime guvenmiyorum, silip attim yoksun artik hayatimda desem acidan kivranip 2 ay sonra kiyin kiyin yanasmaktan, gorusmek icin bahane yaratmaktan korkarim...

Ki yaparim da biliyorum...

Yani...

Bir tek tamamlama...

Eee o da o yapmadan artik olmaz...

Yani...

Cozumsuzluk...

Aglayip, dertlenip her seferinde hep ayni sebebi sayiklamak :-(((

Berber Randevusu

Dunya ruh sagligi gununde psikiyatra gitmek de tam denk gelmis hani :-))

Bugun gittim...

Bizimkisi biraz farkli, ben neyi niye yaptigimi aslinda biliorum...

 

Sorunu biliyorum ama biraz durtulmeye guvendigim baska birinin hafifce sirtimdan dokunup itmesi gerekiyor.

Durumumun genel sebebi agir PMS...

Onunla ilgili bir tedavi verdi, istah ve gerginlik icinde daha once kullandigimin daha dusuk dozunu...

Ama gel gelelim en onemli konuya ki, tamamlanamamak ozguvenimi zedelemis bana kontrolumu kaybettirmis durumda...

Kafamda urettigim ona uygun olmadigim farkli sosyal cevreler tezini tamamiyle 

reddediyor. Bu spekulasyona girer dio

İyi Hissetmek

İyi hissediyorum...

Cok sukur...

Agir depresyon gecti ama yine de doktorumdan cumartesiye randevu aldim...

Tatil sonrasi muhtesem dondum...

Ruhsal olarak fiziksel olarak...

Parliyormusum :-) 

Oyle diyor arkadaslar...

Aslinda ruhum da isildiyor...

Oyle ki, haftabaslarinda mesajlasip iyi haftalar dileklerimizi ilettigimiz rutini sesini duyuyim diye telefonla yaptim...

O da sasirdi, sesin cok neseli gelio tatilde misin dedi...

Ozledim bi program yapalim bu hafta dedim...

Sali, carsamba olur ama net degildi konusuruz dedik. 5 dakka sonra sali'yi musait kilmis haber verdi.

Dans

Hayatta bir yetenek vericez sana ne olsun deseler...

Sarki soylemek derdim...

Ama oyle boyle degil, guclu bir ses uzun nefeslerle sarki soyleyebilmek...

Ve bi de dans...

Sahnede dans eden ve sarki soyleyen bir kadini seyrederken geciyorum kendimden, mest oluyorum...

Orada ben olmak istiyorum...

Dun aksam Celine Dion'un Vegas A New Day konserini izledik...

Cok fazla dans etmedi ama o kadar estetik dans adimlari atti ki, evet o olmak istedim...

Bi de burlesque filminde C. Aguilera

İhanet

Sana ihanet etmek istemezdim...

Taslaklarda da yer aldigi uzere aslinda senin icin yazdigim bir yaziyi, desifre blogumda yayinlayip sana ihanet ettim...

Ama artik o kadar az yaziyorum ki ona, bu kadar suya sabuna dokunmadan birine degmeden bir seyler cikinca elimden kamuyla paylasabilirim niyetiyle yayinladim...

Kizmadin di'mi????

Yasadigim sehirden 500 mil uzakta denize sifir odamin balkonundan dalga sesleriyle gecenin karanliginda yaziyorum...

Mesela su an yazdiklarimi ancak sana yazarim, sen baskasin biliyosun ;-)

Tatile ortam degistirmeye cok ihtiyacim vardi biliyordum ama buraya gelmeden bir kac gun onceki ruh durumum gitsem de oluuuur gitmesem de, soz verdigim icin gidiyorum modundaydim...

Hatta bu modun otesinde son zamanlarda hic olmadigim kadar diplerdeydim...

Ben bile kendimi taniyamiyordum, yaptiklarima, tepkilerime icimde biriken anlamsiz ofkeye, baskalarini suclamaya -yok bu kez ona degil- 

Benim berbere gitme zamanim geldi diye dusundum... Evet gercekten geldi bence de...

Dipde zirve yaptigim gece, kendi kendimi gaza getirdigimi olaylari cikmaza kendi dusuncelerimle surukledigimi gordum ve hemen oracikta o dusuncelerden bi ikisini etkisiz hale getirdim....

İse yaradi...

Gerci yine takvimim PMS'yi gosteriyordu ve ertesi gun P'si gecmisti....

Ama yine de bu degisken ruh halim korkutuyor beni yoksa kisilik bozuklugu mu yasiyorum...

Ozguven eksikligi ve iyi hissetmeye dair iki psikoloji kitabi almistim... 

En acil okunmasi gereken iyi hissetmeye dair olandi...

Gordum ki, zaten bir kac gece once benim tespit ettigim ve duzeltmeye calistigim gibi duygu durumumuzu bozan kendi icimizde yarattigimiz dusunceler ve onlari curutursen depresyon cukurunun derinliklerine inmeden cikarsin...

Acaba onceki hayatimda psikayatirmiydim ya da Jung'un kollektif bilinci ben de fazlasiyla stoklu da ihtiyac oldukca ordan cikarip cikarip kullaniyorum...

Haaa bu arada kitabin baslarinda bir depresyon olcegi vardi. Son haftalarda yasadigim daha dogrusu hissettiklerime gore yanitladigimda agir depresyon cikti...durum ne kadar vahim sen dusun :((

Su an tatildeyim, hic bir sey dusunmuyorum vites bosta, hayal dunyasinda...

Yasadigim sehre kis gelmis ben burda denizde kumda guneste sicacik, minicik sortlarim ve bikinilerimle mutlu mesudum...

Yani kitabin etkisini olcmek icin yeni bir depresyon olcegi almak icin uygun bir ortam degil...

Uzun lafin kisasi yakinlarda berbere bir ziyaret planlamaliyim, kendimi iyi hissetsem bile...

İlahi Akis

Dun pilaticemle bulusacaktik, sadece hangi avm'de kac civarinda bulusacagimizi konusmustuk. Gelince haberlesecektik. Ben erken gittigim icin magazalara girip cikip dolaniodum gelince ararsin diye mesaj attim.

Bayagi bi zaman gecmisti bari oturup bekliyim diye son bir magazadan cikip yurumeye basladim. 

Bi yandan da aklima telefonunun arizali oldugunu gecenlerde bloke oldugunu hatirladim... Ya oyle olduysa dedim ama ustunde durmadim.

Sonra yuruyen merdivenden cikan onu gordum, beni farketmedi...

Aradi hemen ama duymadi...

Arkasindan gidip seslendim...

Ve sok :-))

Telefonu bloke olmus...

Ve koskoca alisveris merkezinde haberlesmeden, birbirimizi bulmak ilahi akistan baska ne olabilir ki????

Hayat iste akisa biraktiginda oyle guzel akip yolunu buluyor ki, israr etmek olsun diye kafa patlatmaya hic gerek yok... 

Ergen

40'a 1,5 kala ergen oldum...

Dizi asklarina hayran olup surekli onlarla ilgili haberleri kovalamak, tek bi sarkiyi tekrara alip yuzlerce kez dinlemek, sirf daha fazla dinleyebiliyim diye yavas yurumek, kulaklikla metroda ritmik adimlarla yurumek ve anneye atarlanmak...

Hepsi ama hepsi var...

Sevdigim adami dusunecegim yerde dizideki iki sevgiliyi dusunmek...

Hep bunlar eksiklikten, yokluktan...

Ama anneye atarlanma kismi henuz bilimsel olarak cozemedigim ama ciddi boyutlarda kendimi frenledigim tatsiz bi duygu...

Hissettirmemeye calisiyorum ama anliyodur kesin o da...

Var bi hircinlik bi huysuzluk bi fazla gelme birbirine...

Gecer...

Kendimle de yok ki bu aralar aram, onla da konusmuyoz...

Kapattim kendimi kendime  ve herkese.

Sevilen Kadin

MNeden onunla bulustuktan sonra kendimi mutlu, son derece disi, iyi hissediyorum???

Bunu destekleyecek hic bir sey olmasa da...

O aylar onceki ozguvenli, mutlu hallerimdeyim ama onla iliskilendirmiyorum ama diger taraftan da kendimin bu halinin tadini cikariyorum :-)))

Bugun ic sesimin dedigi "bir erkek tarafindan sevilmek kadar bir kadini guzellestiren, disilestiren bir sey yok"

Ne yani simdi o beni seviyor mu???

İki gundur sarkim Cem Belevi-Yagmur ;-)

9

Dokuz...

15. Yilda ilk defa gununde birlikte kutladik...

Basbasa birlikte...

Ben birakinca hayat akiyor...

7, 8, Dokuz

Aaahh ahhh...

Nerden nerelere geldim...

En buyuk hediye ne kadar cok sevildigini ne kadar ozel oldugunu bilden baslayan dogum gunu hediyesi, hiclige vardi...

Evet hiclik, almasam da olur yapmasam da olur, soylemesem de olurdan ote soylemiycem mertebesinde...

Bunca yildir aman nasil kutlasam, ona ozel ne yapsam buhranlarinin 14. Ya da 13.'sunde...

Yapsam da n'oluyo ki diyene hak veriyorum...

Herhangi birine hediye edilebilecek herhangi bir sey, sadece hatirlandigini bilsin diye oda...

Aaahh aahh...

Hic boyle olmak ister miydim :-(((

Heyecanla hediye secmek, ozel bir yemek neler neler...

Su an gozyaslarim akmak icin hazir olsalar da yapacak bir sey yok be guzelim...

Bu kadar emegi, sevgiyi kuru bir oduna verseydim yeminle cicek verirdi... 

Onun icin daha fazla zorlamiycam, gercekten...

Bu kacinci koyverme, kacinci vazgecis diyip inanmasan da sen bana, gercekten son olmasini istiyorum bu sefer...

Gercekten sevilmeye, kadin oldugumu hissetmeye ihtiyacim var :-((

Hayir bu sefer pms'de degilim, sadece gercekciyim ve gercekler ne yazik ki hosuma gitmiyor...

Onun hayalindeki kadin ya da es degilim sonucta...

Etrafinda kah kah gulen hayati daha az ciddiye alan kendi yasam tarzina yakin, ust segmentten birileri paklar onu...

Napiyim, tek tarafla olmuo...

Ufff onun dogum gunu, ben kendime  bunalim yapiyorum....

Coook sikildim, bitsin artik...

Kara sevdadan, herkes kendi yoluna bir dogum gunu hediyesi...

Hayirli olsun

Nerde Kalmistik

Dusmicem bi daha diyodum ki, ekranin kosesinden bingleyerek geldi...

Kendisiyle kac gundur kelimemiz yok halbuki...

Neyse demem o ki, her seferinde ben offf bitti koptuk biz bi daha eskisi gibi olamayiz derken, oyle bi gelio ki tersim donuo, hic davranmadigi gibi davranio...

Hem kaptirmak istemiyorum hem icimdeki kurda firsata vermemek icin surekli pozitif dusunuom, iptali bile buyuk bi olgunlukla karsilayip gune neseyle devam ediyorum...

Ama n'oluyo????

En basa donuyoruz hic o havaya girmemisiz gibi...

Huyu bu, yaklastikca kacio...

Korkuyo sanki, dengesiz davraniyo farkinda degil...

Nesiyim???

O da karar veremio...

Karar vermek zorunda kalacagi bi duruma girmekten de kacio...

Aramizda olup olmadigina emin olamadigim elektrigi gecenlerde elle tutulur bir sekilde hissettim ve baska bir boyuta baska bir zamana onunla gittim. Resmen yasadim, halbuki sadece parmaginin ucuyla alnimdaki tozu ya da saci itmisti...

Benim tarafta boyle bir yanginsa onda bilemiorum...

Korkmasi normal...

Neyse mevzuyu sulandirmayalim, ilgi ve alakaya kapilip organizasyonlar, planlar yapmak yok. Dogum gununde ozel bi'sey yapcam diye kafa patlatmak da yok. Yalvarmadikca cc'de yok...

Yok muhtemelen o konuda yalvartmam o kadar kotu di'lim diycem ama aslinda olmam lazim.

Su ramazanin sonunda yaptigim niyetin, tilsimin etkisini tekrar geri istiorum. Gerci ondan sonra ki surec onun yakinligiyla muthisti...

Hayatimda hic oyle hissetmemistim, aslinda o hissi istiyorum ama o his onunla baglantiliydi. 

Nasi bi'seydi o hala inanamiyorum

Son Durum

Son durumum, bi daha ayni hataya dusmiycem modu...

Her seferinde boyle oluo, beziyorum bitti diyorum, oyle bir gelio ki felegim sasio...

Havaya girmek istemesem de, mutluluk, ask...

Oha diyorum su an bana yaziooooo

Pes cidden pessss

Son Durum

Son durumum, bi daha ayni hataya dusmiycem modu...

Her seferinde boyle oluo, beziyorum bitti diyorum, oyle bir gelio ki felegim sasio...

Havaya girmek istemesem de, mutluluk, ask...

Oha diyorum su an bana yaziooooo

Pes cidden pessss

Anne Ruyasi

Bu sabah annem ruyasinda onun evlendigini gormus... 

Daha dogrusu damatligini giymis hazirlanirken annem ve annesi yanindaymislar...

Bizimki de evlenmiycektim ama Allah'tan korktugum icin evleniyorum demis...

Annem bu arada ruyasinda hissettigi duyguyu cok net hatirlio...

Kizginlik :-))

Odun, deger verenin kiymetini bilemedi diye...

Ben yokum ortada, kimle evlendigini gormuo...

Ama uyandiginda hala soyleniomus...

Evet gercekte annem ona kizgin, degerini bilmedigi icin ona sunulan boyle bir sevginin...

Bu arada ben de bu aksam uzeri yine yeni bi karar aldim...

Cok iyi bir insan cok iyi bir arkadas ama es yada sevgili olabilmesi mumkun degil...

15 yildir ben onu ait olmadigi bi kaliba sokmaya icine sigdirmaya calistim ama sigamadi, sokamadim...

Pessssss

Eeeee

Atarim devam ediyo...

Ama ona bi'se yaptigim yok...

Gene kendi icimde karar aliyom, uyguluo havasina giriom, kendimi dolduruom falan...

Misal, kendinden baskasini sevemez o...

Hep sevilsin ama kimseyi sevmesin...

Tamam seviodur da benim dedigim ya da istedigim gibi di'il, tekil bencil...

Yani o meshur koltuk konusmasini yapmaktan vazgectim :-)

Bilmesine gerek yok...

Orjinal ona ozel bi'sey yapiim diye kafa patlatmaya gerek yok, alirim bi gomlek bi pantalon bi bi'sey yetti gitti...

Bunca yildir kisiye ozel yaratici hediyer yaptim da n'oldu????

Dilek kavanozumu geri isticem bi kez daha, 3 sene gecti ustunden...

Benim senin icin yapmami isteyecegin hic bi'sey yok nasil olsa ver geri

Balik'ta Dolunay

Ah be Juno, ne guzel soylemissin...

İyi diosun da ben bu takintimdan nasil kurtulcam onu bilmiorum :-(

Deniyorum, kararli bi sekilde yola koyuluyorum ama pat bi'si oluo hem de saglamindan katio bi ruzgarin onune savuruo beni...

Yani demem o ki, gercekten istiorum yeni bir baslangic yapmaya ama nasil yapicam bilmiyorum...

Juno der ki... 

Belirsizlik, kaybolmuşluk, kaybetme korkusu, ve kaygı veren ”riskli gelişmeler” …

DOLUNAY’a yaklaşırken gözümüzün gördüğü renk, aklımızı teslim alan ses bu!

AMA GERÇEK BU DEĞİL :)

Gerçek, kaygılarımızın sisi arkasında duran ve bizim tarafımızdan fark edilmeyi bekleyen bir lamba…

Ve biz, o lambanın ışığını görmek istiyorsak, çok sevdiğimiz, çok arzuladığımız, çok umut bağladığımız, hiç vazgeçmek istemediğimiz bir şeyin TAM İSTEDİĞİMİZ GİBİ olmadığını ya da umduğumuz gibi gelişmeyeceğini kabul etmek zorundayız!

Evrenin bize açacağı yeni kapıyı, sunacağı yeni seçeneği, bulduracağı yeni çözümü, yaşatacağı yeni sevinci tadabilmek için;

• Eski heveslerimizden,
• Ağdalı tutkularımızdan,
• İlle de şöyle olacak diye direttiğimiz için bir türlü makul bir sona vardıramadığımız ve giderek enerjimizi tüketen planlarımızdan,
• Yürümeyen ve yürümeyeceği epeydir belli olan sevdalarımızdan,
• Hırslarımız, gururumuz, inadımız, ve bizi çözümsüzlüğe götürecek kadar sivrilttiğimiz dikbaşlılığımızdan,
• Saplantılı tavırlarımızdan ya da bizi çaresizleştiren durağanlığımızdan,

vazgeçmemiz lazım ;)

Ortada bazı detayları atlanmış bir tasarım, arkası verilerle doldurulmamış bir varsayım, hayal kırıklığına sebep olan abartılı bir beklenti var. Ve  bu işin bu hale gelmesinin altında bizim ısrarla göz ardı ettiğimiz, ihmal ettiğimiz bazı somut gerçekler yatıyor.

Hediye

Aylar sonra ilk kez hic durduk yere ona olan sevgimden agladim...

Halbuki ortada bi neden de yoktu?

Aslinda onu ne kadar cok sevdigim, 15 yildir ayni heyecani tasimam, duygularimin hastalikli bir takinti degil de olgunlasarak huzur veren, mutlu eden karsilik bulamasa da sevmeye devam eden varligi...

Bu sevgiyle, onunla hayatima giren ailesi, kardesinin kardesim olusu, beni sarip sarmaladiklari sevgi, bana verdikleri deger...

Yani cok guzel seyler...

Dogum gunu yaklasiyor, yine ne almali ne yapmali, nasil ozel olmali hezeyanlarindayim...

İste yastiga goz yaslarim akmaya basladiginda, dunyada cok az insanin sahip olabilecegi bir sevgiyle sevilmesinin bunu bilmesinin en guzel hediye oldugu dusuncesi belirdi kafamda...

Ve cumleleri kurmaya basladim beynimde, ben cumleleri kurdukca gozyaslari  akti...

Ama neden olmadi, niye boyle diye degil... 

Duygularin yuceliginden, safligindan...

Dusundum ki salondaki koltuga karsisina oturup elini elime aliyim...

15 yildir taniyoruz birbirimizi, hayatina degdigin herkes sever seni o kadar ozel ve degerli bir insansin ki...

Ben de cok seviyorum seni...

Ama biraz da, biraz daha farkli...

Seni gordugum ilk gun farkettigim, sonrasinda kisa bir sure unuttugum, birlikte vakit gecirmeye basladikca yeniden hatirladigim ve hatirladigim gunden sonra da hic vazgecmedigim, vazgecemedigim...

Yani 15 yildir hala heyecanini kaybetmeyen, sevgisi azalmayan hatta olgunlasarak istedigi olmasa da huzurla ve ayni muhabbetle yasamaya devam eden, anlatsan kimsenin anlamayacagi cok ozel bir duyguya donustu. 

Sevildigini bildigini biliyorum ama duymak bilmekten daha guzel...

Dogum gununde ne hediye almaliyim sana diye dusunurken aslinda senin hic kimsenin sahip olamayacagi bir sekilde sevildigini duymanin bilmenin hakkin oldugunu dusundum.

Her ne kadar benim hep deneyemeyi, yasamayi istedigim kadin erkek iliskisini deneyimleyemedikse de, beni caydirmayi basaramadin seni sevmeye devam etmekten :-)

Fethedilememis bir kalbe ragmen sevmekten vazgecmemek, bi de bunu karsisina gecip soyleyebilmek benim cesaretim kadar senin de bana verdigin guvendir...

N'olursa olsun biz birbirimizden gecemeyiz, bi yanimiz eksik kalir. Benim ki kalir ona eminim de sen de bi bosluk hissedersin biliyorum...

Nasil sevildiginin ozeti bu aslinda hediyem sana, sakin yanlis anlama yeni bir kusatma yeni bir girisim degil kalbine girmek icin. Sadece hakkini vermek, iyi ki varsin, iyi ki dogdun, iyi ki tanidim, iyi ki sevdim, iyi ki seni sevmeme izin verdin demek icin.

CC Factory

20 kisilik bi gruba, ustelik de neredeyse yarisiyla ilk defa tanistigim bir davet icin cc uretimi yaptim.

her sanatci gibi begenilip begenilmeyecegi stress yarattiysa da alnimin akiyla ciktim...

yani ilk milli olusum diyebiliriz ;-)

Sicak

Cok sicak...

6 gundur sesim solugum cikmamis...

belli ki bi sey olmamis :-)

gene atarlarda dolasmaya basladigimin farkindayim icin icin...

bu sabah telkindeydim, mutlu olmak icin kimseye ihtiyacin yok, mutluluk icinde diye...

o gecen haftalardaki cosku kendine guven heyecan nerde???

kafasina gore gelip gidio

 gormeyince gorusmeyince boyle iste, bu haftasonu yine bi parti var en kotu orda gorusuruz

ama ben gerginim, bi relaxa cekmem lazim kendimi

Sorgu

Yaa hakkaten benden korkulur...

:-))

Oyle bi sorguya cekiom ki adami, lafin arasinda umarim anlamiodur...

pazar gunu gercekten annesi gormeye gittigini, orda kalip kalmadigini, kacta dondugunu bir bir ogrendim :-)))

aldatilmiyorum...

bugun gunlerden tatil bana, son dakikada  2 gunluk bi izin aldim.

bi yere gitmedim ama evde, havuzda olmak yeter de artar bile...

yani iyiyim anliycan, 

Terelelli

Dunku program iptal oldu ya, icimde ki midirdanio...

dun cok sesini cikaramadi ama bugun daha bi fitneci nifakci...

ya gercekten gitmediyse, ya evdeyse de bana yalan soylediyse...

tabi dun aksam degisen profil resmi de fitnecinin dilini cikarmasina firsat verdi...

hayir gitse de donebilir ki o saate...

ayy biri mi var, cumartesi onlaydi da pazar ekti seni...

bence bu senin degil o soz konusu otekinin hep sen varsin...

o fitneci asil beklio ki o son zamanlardaki yakin ve her turlu beklentiye acik halleri birden tersine donsun de cemkirebilsin.

o fitneci bilmeli ki, ben hallettim gecmisle problemlerimi. kopardim tum baglarimi bundan sonraki hepsi yeni...

ve her sey olmasi gerektigi gibi olur olmasi gerektigi zamanda ya da olmaz...

ben tekim ve kendi hayatimi yasiyorum, nefes almak icin baskasina ihtiyacim yok.

mutlu olmak icin de, 

cunku mutluluk icinde

Hayirdir...

dun ve bugun...

ama ozellikle bugun, surekli selamlastigim  bir hanim cok iyi gorunuyorsun dedi. yorgunsun ama cok iyi gorunuyosun dedi, evet iyiyim bu aralar dedim guldum.

bi'siler mi var dedi...

icime dogmus bak dedi...

yani aslinda henuz yok da belki dedim...

dun konustugum arkadasla da kova dolunayi iyi geldi bana dedigimde hemen ask mi dedi...

belli olmaz, olabilir dedim...

yani bir enerji yayiliyor ki benden, herkes hayatimda yeni bir iliski oldugunu dusunuyor. 

Ne guzel...

Ruhum, bedenim, enerjim butun olarak aska yeni bir hayata hazir hissediyor kendini hatta yasamaya baslamislar bile sanki ama ben henuz idrakinde degilim :-)

dun aksam uzeri yine hadi havuz dedi...

bu hafta 3 aksam gorustuk, hem de guzel gorustuk. sevgi ve enerjinin yeni bir formunda.

bakalim yarin neler yapicaz. 

aslinda program da yapmadik, konusuruz dedik. ama ilk defa ben bu belirsizlikten rahatsiz degilim.

Biliyorum ki aslinda olmasi gereken gerektigi gibi olacak. Teslimim yaradana...

Neyi mi?

Aydinlanma

Kova dolunayindan midir bilinmez, bi bilinc hali bi farkindalik sorma gitsin...

gerci sadece bende degil, malum kiside de bi farklilik bi ilgi artisi var :-)

yoksa ask sihiri mi?

haftasonu arkadaslarla yapmayi planladigimiz bulusmayi ayrilirken israrla hatirlatmasi, onlar musait olmasa da sen gel demesi, ruzgarda alnima yapisan saci yada bi tozu eliyle itmesi gic alisik olmadigim seyler...

ve bugun de sasirtmaya devam etti, isten erken cik havuza gidelim demesi, haftasonu musait oldugu gun ben sormadan hangi gun gelioz ben sormadan soylemesi...

hep bunlar asktan...

gelelim benim aydinlanmama...

bunca yildir ilk kez o hep istedigim olmasini istedigim fiziksel temasin realitesini hissettim. yani bu yakinlasma oldugunda gercekten hissedecegim duygu...

itiraf ediyorum, korktum, kacma hissi bile geldi hafiften, o yillardir gozunde erisilmez dokunulmaz kildigin erkegin erkeksi ic guduleriyle zaaflariyla sana dokunmasi onu bir anda degersizlestirir mi gozunde suphesi...

bi an bu duyguyu da hissettim. ama kendimle bi durum degerlendirmesi yaptim. o ask romanlarinda etkilendigin sahneler gercek duyguyu hissetmedigin fotografi gordugun seyler. yani sende yillardir kafanda bir fotografi olusturdum ama gerceginin yaratacagi hissin hic bi zaman farkinda olmadin, yani sen hayali istiyordum gercegini degil.

ama simdi bu degisik duygu deneyiminde   yuzlestim isteklerimle ve tamam dediler biz gercekten haziriz gercege ve gercegi yasamak istiyoruz.

nasil yasanir ya da yasanir mi bilmiyorum ama icimde garip bi heyecan ve mutluluk var. sanki yasamisiz zaten gibi...

hayirlara ciksin...

dun arkadasimin masasinda duran sorular ve cevaplar kitabini elime aldigimda cok da net olmayan bi soru vardi kafamda, evlilik??? iliski???

oylece actim sayfalari

"onceliklerini belirle cikti"

o sirada aksam havuz icin ikna etmeye calisiodum onu ama diger yandan icimdeki urkek taraf evdekilere ne dicem ya ondan sonra yemege gidelim derse gibi kaygilarla hayir dese keske diyordu.

cattim kaslarimi >

senden bi'si olmaz bu kafayla istedigini bile istemiosun aslinda ile baslayan surec aksaminda duygusal yuzlesmeye birakti yerini cok da iyi oldu.

kendimin ve gerceklerin farkina vardim

sevdim bu kova dolunayini :-)

Aşk Sihiri

Hani geçenlerde önce bi şarkı dinledim, arkasından yazdım, ertesi sabah bir bağlantı koparma seansı yaptım ruhumda. Eskileri temizleyip koparıp yeni bağlar kurmayı diledim.

Falan falan falan...

Geçen hafta öyle bi e-kitap okuma sevdasına kapıldım, ararken tararken D&R'da ucuzundan bi şey alıyım aşk romanı olsun falan derken. Her zamankinden daha da uygun fiyata bu kitabı buldum.

Kitap benim beklediğim türden bir aşk romanı değildi ama içeriği ve Jung'sal, ruhsal yaklaşımlarıyla benim okumam için karşıma çıkarıldığına karar verdim.

Durum aynı aşkı arayan bir kadın, onun için bir takım tılsımlar yapan...

Hep kendine yeten, sevdiği erkekle bile yeterince kadın olamayan erkek gibi korumacı kollamacı idareci, ilişkide rolünü bulamayan ve hep bi iç huzursuzluğunda olan.

Çözüm ne?

Öncelikle kendi ruhunu affetmek onu sevmek kendine aşık olmak. Kadın olmak, kadın hissetmek.

Kitapta sık sık bahsedilen ritüellerden bir tanesi de benim farkında olmadan yaptığım tüm bağlantıları kopartmak yeniye niyet etmek ve bu koparma işini yine farkında olmadan ay küçülürken yapmış olmak.

Yani ben de kendi sihrimi yapmışım farkında olmadan...

Belki de ondan, ondan sonraki ilk görüşmemizde taptaze, ön yargısız, endişesiz mutluydum...

Kitabın sonunda aşkla ilgili yağlar, otlar vardı. Daha sonra lazım olduğunda kullanmak ve elimin altında olması buraya eklemeye karar verdim.

Aslında bir kez daha anladım ki, yaşam bize aradığımız bütün soruların cevaplarını sürekli veriyor. Ama biz sorduğumuz soruların cevabının kırmızı bir zarf içinde üzerinde "senin cevabın bu" yazmasını bekliyoruz.

Üzerinde bir şey yazmayan sıradan zarflara dönüp bakmıyoruz bile, kaldı ki zarfta bile gelmiyor çoğu zaman açık apaçık gözüne sokuluyor, burnunun dibine giriyor da biz sırtımızı dönüp gidiyoruz.

Hayatla daha fazla ilişkide olmak onu anlamaya çalışmak lazım.

Kahin rüya

yok yok heyecan yapma aşkla, meşkle ilgisi yok...

sabah bir arkadaşımı  gördüm rüyamda...

evinin mutfağını yenilemiş çok ferah ve güzel bir mutfak olmuş.

Ceviz dolaplar, krem rengi emaye eşyalar, karşılıklı iki duvarda tezgah

ocak son derece modern ve yanında derin bir lavabo...

sabah ilk işim arkadaşıma anlatmak oldu

kız şokta

mutfakta tadilat planlıyorlarmış ve krem rengi bakıyormuş...

e haliyle ben de şokta :))

rüyamda gördüğümü tarif ettim, içinden nasıl geçiyorsa öyle  yap çok güzel olacak dedim :))

bugün ay akrepteymiş, rüyalar falan boş değil yani

dün de bir rüya görmüştüm

bu postla onu da sıkıştırıyım araya...

lise yıllarımdaki hastalıklı takıntım...

gittiğim bir yerden uzaktan onu görüyorum, ama beni görmemesi için ben bir şeyleri siper ediyorum kendime, saklanıyorum.

diğer yandan da diyorum ki gelir de konuşursa hatırlamıyorum, tanımıyorum derim diye düşünüyorum.

uyanınca dedim ki kendime demek hala bilinçaltımda korkular var.

temizlicem onları da ;)

neyse

çok şükür iyiyim hem de çok iyi :))

bu sabah yürürken yolda tebessüm ediyordum, kendime güveniyordum. ve içimi o pazar gününden beri ruhuma sızan tatlı huzur ele geçirmiş durumda.

şükürler olsun Allah'a...

dün öğlen hissettiğim eş olma, ait olma duygusu o zamanki kadar yoğun olmasa da hala duruyor.

Topuklu Ayakkabi Sihri

Uzun zamandir ilk kez ogle yemegine topuklu ayakkabilarimla gittim...

bi kadinin yuruyusune ayri bi hava, ruhuna ayri bi guven kattigi tartismasiz... daha sik topuklu giymeli ve havaya girip kiritmaliyim... kendimi disilikten uzak hissettigim son zamanlar icin ozellikle...

topuklu ayakkabilarin baska bir etkisimidir, haftasonundan kalan bir his midir bilmiyorum o son zamanlarda bana kendimi degersiz, guvensiz hissettiren sey bugun de tam tersine kendine guvenli O'nun tarafindan sevilen, sevgilisi hatta esi oldugum hissiyle doldurdu. Huzur veren iyi hissettiren bir duyguydu. Su an oyle hissediyor muyum??

bilmiyorum...

ama bu oglen hissettigim o kadar yogun ve gercekti ki, bi anlik gelip gecen degildi. uzun sure kaldi benle...

eminim ilahi duzende bunun bi karsiligi anlami var...

haftasonu onunlayken hissettigimde bunun gibiydi ama o an cok farkinda degildim cunku yasiyordum hem de ilk kez...

Kime inanmali?

bir aradayken hissettigim huzur, birlikte olma bir olma duygusu mu uzakken gorusmezken ki hircin zoraki sevgi halleri mi???

hangisi gercek???

dun aksam yemekte ben onun saginda, karsimizda abisi ve onun ki o da onun saginda... 

cok anlamli ve doluydu...

her yaptigimda her adimda gozu ustumde, yetisiyo yakalio :-)

ortada gorunen elle tutulur bir sey yok ama oyle bi ait olma bir olma enerjisi var ki...

birlikteyken hic suphe duymadigim...

yani her sey onun tek bir adimina bakiyor, o adimi atsa gerisi gelecek...

dun gece pastalarimizi yerken romantik bir sarki calmaya baslayinca biz gecti aklimdan, o sirada o da bana donup tabagimda kalan son dilimle ilgili bir seyler soyledi. yani o da o sirada beni dusunuyordu...

bu sabah dun yapip goturdugum cc'yi yemis, daha da bi lezzetliydi bu sabah diyor :-)

aslinda baktiginda gayet guzel evi sahiplendim aksam, marifetliyim herkesin bayildigi bi cc'le pastaya fark attim, e ona asigim, bakislarimi yakalayan olmus mudur bilmiyorum ;-) cunku onu seyrettigim anlar oldu, en yakin arkadasi da sevdi beni...

eee ne kaldi geriye :-))

party

bayramin 3. gunu, guzel bir vesileyle aile kutlamasina ben de dahil oldum...

tarihinde ilk kez...

cekirdek aile icinde ben...

o cok ozledigim evimde...

zaten ister istemez mutfagi oyle bir sahiplenmisim ki, bulasiklar falan hemen mutfagin duzenlenmesi kendi evim gibi cekip cevirdim :-))

astrolojik olarak da bugun icin ask enerjisi  vardi, ben de aska niyet ettim...

hatta dedim ki o oraya gelecek olan tanimadigim bekar birisi varsa kismetim olsun ama tek bekar oydu :-))

yine bi yanima oturma istegi sezdim onda, ki oyle de oldu...

bulusma ve vedalarda birbirimizi opmenin yanisira sarildik da birbirimize, ozlemisiz cok...

ama bugunun en guzel yani aile olmakti, birlikte olmakti...

en guzeli de ben gerilmeden kasmadan cok dogal kendimi oraya ait hissederek yasadim, cok keyifliydi... 

Rapor

yine gunun kendi kendimle en cok kaldigim, konustugum saatindeyim...

fonda yine yonca lodi...

ne soyliycem bilmiyorum...

baglar koptu mu bilmem ama zayifladi o kesin -en azindan simdilik oyle gorunuyor-...

haftasonu temizlik yaptim, bos kalinca daha once duzgun yerlesemedigim dolaplari duzenledim. yani kendime hep bi'sey yarattim.

simdi bayram tatili geliyor, yapcak is de cikartamicam. mutfaga girip tatli seyler yapicam ama aslinda hep kocaman bir bosluk...

bagi kopardim ama artik kafami kaldirip etrafa bakmam goz goze gelmem gerekiyor insanlarla, ki bir seyler baslayabilsin...

durdugum yerde, kafami kuma gomdugum kafesimde birinin gelip beni bulmasini, mucize olmasini bekliyorum...

kader, sans elbette onemli ama insanin da bir seyler yapmasi lazim...

bugun bir hediye aldim meleklerden :-))

evlilik yildonumu icin meleklerden sik bir takim siparis eden arkadasima gelenler uymayinca benim kismetim oluverdi. ama giyip paylasamadiktan sonra neyleyim? ama kismet diyelim belki de o da yerini hazirliyordur oncesinde :-))

yillar once cok begendigim bi pijama takimi bi heves aldim. ama onu satin alirken onun gorecegi, onun oldugu bi yerde giyme gibi goruntuler hayaller gecti bilincaltimdan. sonra bilincli dusundum ama imkan olanak pek yoktu. ayni evde kalcaz da, uyuycaz da pijamayla oturcaz.

oldu...

ama oldu 

bir ya da iki sene sonra bodrum'da iki gece ayni cati altinda uyuduk. pijamalarimizla yan yana omuz omuza oturduk...

yani olur mu olur...

Gunaydin

bu sabah hafif ve mutlu uyandim...

dun gece her zamankinden biraz daha fazla uyumus olmam olabilir sebebi ya da verdigim kararlarin kafamdaki niyetlerin etkisi olabilir...

zaman ya da mekan onemli degil, icimden gectigi her an bu niyetimi tekrarlayip kendimi yeni bir baslangica hazirlayacagim...

Allahim senin iznin ve rizanla simdiye kadar hayatima girmis, ruhuma degmis, kadin erkek iliskisine dair bir seyler hissettigim tum erkeklerle olan tum baglarimi kesiyorum. ince baglar da olsa digerleri 15 yildir cok kalin ve saglam bir bagla bagli oldugumla bagi da kopariyorum. benim ruhumdan onunkine kurulmus bi bag varsa onu da kendi rizamla birakiyorum. kalbimde, ruhumda hic bir erkege ait bag kalmayip tertemiz yeni baslangiclar yapmak icin aciyorum ruhumu. kurulacaksa da ayni kisiyle bir bag yeni taptaze, gecmisin hayal kirikliklarinin, mutsuzluklarinin hafizasinda olmadigi yeni olmali.

tum baglarimi ve iliski hafizami siliyorum...

yeni asklara baglara hazirim

yonca lodi

oldum olasi cok severim sesini, sectigi sarkilari soyleyisini...

cogu zaman icimdeki haykirisi en iyi onun yansittigini dusunurum...

tipki su an

ne sen o eski sen, ne ben o eski ben

diye haykirisi gibi...

ana ve ruha uygun bir dize...

bos bir kalp :-(

hep doluymus gibi inanmaya hissetmeye calisan ben...

bitti, biliyorum aslinda

ama icimdeki o sabit fikir, inatci kabul etmek istemiyor...

artik o da farkinda, elinden bi'sey gelmeyecegini de biliyor...

sadece kabul ettigini kendine itiraf etmekten korkuyor :-(

aslinda bu ramazanda o kadar cok ic hesaplasma yaptim ki kendimle...

hallac pamugu gibi attik ruhumu ruhumla...

dip yaptim...

simdi usul usul yukari cikiorum kendi kendimle...

su an ciglik atmak geliyor icimden...

ama yonca lodi 

yeter, yeter artik beni benimle birak kendi halime derken atiyorum ben o cigligi sanki...

dip yaptim, dagildim dedim ya, o kadar cok yazilasi sey vardi ki icimde...

kendime koydugum teshisler, tespitlerim, fark ettiklerim ama iste yine olamadi yazamadim...

bu surecte hic aglamadim aslinda biliyo musun? olanlara, gecen gidenlere, olmayanlara...

ama su an aglatiom kendimi o ayri :-(

gerci bu gecen zamanda agladim, hem de cok hatta sokagin ortasinda bi aksam vakti, gozlerimden akan yaslari sile sile, icli icli...

ama nedeni baska bi ayrilikti...

15 yildir yoldasimiz, sevdigimiz bir aksam vakti pencereden girdigi evimizden bir sabah muhtemelen yine ayni pencereden ayrildi. 

Gitti...

Gitmek istedigi icin gitti...

Bulduk onu yalvardik, yakardik ama donmek istemedi...

Halen yakinlarda oldugunu dusunuyorum, sabahlari duydugum sesin ona ait olduguna inaniyorum...

nerden basladik nereye geldik :-)

cok yazasim var aslinda, dertlesesim...

Ruya

uzun zamandir ilk kez gordum ruyamda...

mutlu uyandim :-)

yazlik gibi bir yerde birlikte alisveris yapiyoruz. yururken elini omuzuma atiyor, ben de elimi beline -tabi cekinerwk yine- basim omzuna dogru yatik o da alnimi opuyor...

allahim bu ne saadet :-)

nasil mutlu uyanmiim, gunduz niyetine

dipnot: bugun astrocum demis ki, yorumsuz :-)

Özellikle sezgileriniz çok güvenin,rüyalarınızın ne sembolize ettiğine dikkat edin,evrenin, yaşamın sunacağı işaretleri iyi yakalamaya bakın

Sakinlemede

Dün pilatiçemle dertleştik biraz...

Sanki ben olmayan bir şeyi kurguluyormuşum, yoku var yazmışım kafamda kendim inanmışım başkalarını da inandırmışım gibi geliyor dedim.

Beni olduğu kadar onu da tanıdığı için, benim dışımda bir arkadaşlıkları olduğu için onun objektif bakışı olduğuna inanıyorum.

Düşündüğümün aksine inandırdı beni. Senin niyetini, ona olan zaafını biliyor bunu bile bile seni peşinde sürükleyecek biri değil o. Onun için önemli olmasan görüşmezdi senle dedi.

Haksız bulmadım.

Ama yine de, artık daha fazlasına ihtiyacım olduğunu biliyorum.

Aslında şu aralar zorum ondan çok kendimle :((

Yine  o kendimi güvensiz, yetersiz ve eksik hissettiğim zamanlardayım.

Ne yapmak istiyorsun dersen cevabım yok, ne işte ne evde...

Bir sürüklenme halindeyim yılgınlık ve bıkkınlık

Gökyüzü Haziran'15 ten itibaren evlilik vaad ediyor bana ama benim gözümü kaldırıp birini görcek modda değilim. Geçip gider yanımdan da ruhum duymaz.

Yaşam enerjim 0 anlayacağın, işte onu yükseltmeye ihtiyacım var

Sular durulmuyor

İç dünyamda karışan bir birine giren her şey hala karışık...

Kumluk bir deniz şiddetli fırtına sonrası öyle bir karışmış ki, hala kumlar dibe çökmedi. Deniz berraklaşmadı.

Berraklaşamıyorda...

Kimim, neyim, ne yapmak istiyorum, nerde olmak istiyorum hiç birine cevap yok.

Sanırım yine gömün beni toprağa modundayım

Acaba depresyona mı girdim, giriyorum?

Onun hayatında neyim, nerdeyim?

en yakın arkadaşlarını tanıma, onlarla vakit geçirme fırsatı buldum.

Eeee ben onlardan biri miyim?

Sanki...

Bir kadın erkek ilişkisiyle umudumuz var mı?

Anlam çıkarmaya çalıştığım şeyler, koca bir ormanda kıymık parçası

Haa ben ona karşı umut vaad ediyor muyum?

Dışardan baksan ona karşı özel bir hal ve harekatım yok...

Ama benim öncesinde defalarca hadi biz deneyelim, niye birlikte olmuyoruz demişliğim var.

Niyetimi ortaya koymuşum yani

ama o almamış

Bir şeyleri eksik yapmaktan, onu kaybetmekten korkmanın paniği aslında bu

Panik halindeykende akışta olamıyor insan, zorlamamak için de duruyorum

Bir yanım zaten yapman gerekeni yapıyorsundur, kader buna göre yaşatıyordur sana diyor

Bir yanımda aman allahım yapmam gereken bir şeyleri yanlış mı yapıyorum uzaklaşıyorum ondan telaşında

diğer bir yanım neden takılıp kaldın yine ona, sen di'il miydin zaten gitmeden onu hayatında arkalara bir yerlere atan yeni sevdalara kapını açan

bu tatil -aslında pek bir şey olmasa da- karıştırdı beni. sakinleyemiyorum hala

bana karşı çok girişken ve etkin değil bu aralar, belki de bu da onun benden kaçma yöntemi

bilmiyorum işte

nerdeyiz, kimiz?

evet bir işaret bekliyorum sanırım hayattan, ondan

yoluma nasıl devam edeceğimi bulmak için

Allah'ım bir işaret gönder bana

Bilinçaltı

çocukluğumdan beri bu böyle aslında...

hep kendini bi istenmeyen ilan etmek, ilk gitmeye gönüllü olmak...

hep bi kendini değersiz, önemsiz, olsa da olmasa da farketmez, görünmez olduğunu düşünmek...

kendine hep kurban rolü yazmak...

4 yaşındayken de böyleydim 40 yaşındayken  de...

nedenini hatamı ararken bir yerlerde, geçen sabah iç ses bir şeyler söyledi

belki ben öyle bir hikaye yazdım kendime, inandım

hani anne karnındayken duyarmış ya bebekler her şeyi, istenmediklerini istendiklerini beklendiklerini...

ben talihsiz bir dönemdeyken anne karnındaydım, annemin hayatında ilk defa haciz memurlarıyla tanıştığı borçları ilk öğrendiği zaman...

şüphesiz ki geçirmiştir aklından, keşke olmasaydı bu bebek napıcam şimdi diye?

bu da kodlandıysa ben de, hep sessiz sedasız dikkat çekmeden asgarilerde yaşarım ben derim, demeye de devam ederim.

talep edemem daha fazlasını, beni sevenden bile şüphe ederim....

ya sevmekten vazgeçerse beni cesaret edemem yaklaşmaya sevdiğimi söylemeye, kaybetmekten korkarım

en son bu tatilde bu duyguyu yine hissettim, hep dışlandığımı düşündürttü bana bilinçaltım.

dışarı yemek programı yapılırken bana hiç bir şey sorulmadı, geliyor musunuz diye? içerledim sesim çıkmadı, içlendim.

sonra mesaj atıp akşam hazır ol gidiyoruz deyince nasıl mutlu oldum anlatamam, arabada da beni yanına oturtunca aslında kendi kendime salak bir yorum yaptığımı anladım.

hep dışarda tutuyorum kendimi, tutup kolumdan içeri çekmesini istiyorum. çünkü ben sahip çıkamıyorum kendime, ben kendimi kendimden dışlıyorum.

ne acı :((

aslında şimdi farkettiğime göre bu hastalıklı durumu, üzerine gitmem ve çözmem gerek.

bu kadar silik olmamalıyım, sevilmeye layık olduğumu ve sevildiğimi kabul etmeliyim

gözünün içine bakabilmeliyim, kaçırmamalıyım

Ne Soylemeli???

Dugun bitti, tatil bitti...

Yeniden eski duzendeyiz :-(

bugun sersem gibiyim kafam orda ruhum orda, onunla...

oyle cok bi malzeme yok, yan yana oturmaya calisip birbirimize degmeye calismaktan baska numaramiz yok...

diger arkadaslariyla hal ve harekatini yakindan gorme firsatim oldugu icin artik daha fazla yorum yapabilirim. ben onlardan farkli bir yerdeyim o kesin. ama iste o nasi bi yer onun anlayabilmis degilim. 

yaninda yakininda olmami istiyor, temas etmek istiyor ama bu temasi cok da belli etmek istemiyor cunku gerisini nasil getirecegini daha dogrusu getirip getiremeyecegine guvenemiyor kendine...

arkadaslariyla da tanistik birlikte 2-3 gun gecirdik, arkadas olduk sosyal medyada onlar dese aaa bak arkadasinmis bekarmis da, guzel de kiz ne beklion diye...

birileri etkilese bunu...

aslinda ne dersek diyelim varsa kismette ben ne kadar soguk dursam da guvensiz olsam da bu is olur....

birakabilsem akisa, paniklemesem saga sola yalpalamasam...

fallar da tutmadi anliycagin, dugunden bi kismet cikmadi bana. 

cicegi kaptim ama ne cicekler geldi bu eve, iste gelecegi bilemio insan umut ediyor sadece

Yilin Dugunu

cok ama cok guzel bir dugun yasadik :-)

keyifli bi hazirlik sureci, mukemmel bir calisma...

cok eglendik...

gelinin nedimesi oluverdim bir anda belki de ondan daha cok keyifliydim.,,

canim arkadasim kaprissiz, neseli bir gelindi ve her sey de gonline gore oldu

darisi basimiza ;-)

gerci cicegi de kaptim usta bir sicrayisla, ayakkabinin alti da silindi kim var kim yok...

aslinda baska bir sehirde boyle kalmali bir dugun cok keyifli oluyormus, kesinlikle yapilmali...

sevdigimle de yok bir sikinti aslinda ama oyle ozel bi'si de yok

ama her firsatta oturma isinde yanina oturmami saglamaya calismasindan bir anlam cikarmayi cok istiyorum...

karsilikli bi iki kez dans ettik, gel beraber mesut olalim nakaratinda goz gozeydik.

bundan da anlam cikarmak istiyorum

bu dugunun en iyi tarafi, onun en yakin arkadaslariyla tanismis ve arkadas olmus olmam. belki bundan sonrasi icin bu donemin de bir etkisi olabilir ;-) cunku hepsi onun evlenmesini istio 

kabahat bende

dun dusundugum bazi seylerin yanlis oldugunu bugun o gelince anladim...

aslinda bana ilgili, dokunuo da hatta bugun onun bedenine yaslanmis olarak uzunca bi sure oturduk -tabiki kosullar geregi-  ama yanina oturmami o istedi. sanki daha yakin olmak icin var bi istegi...

benim uzak durusuma ragmen....

onceliklw dugunde nerde oturacagimdan haberi bile yokmus, listeyi okuyunca ilk sordugu benim nerde oturacagimdi...

en yakin arkadaslariylayiz, iyi kizlar ama ben cekiyorum kendimi sanki

o guvensiz, kadinsiliktan uzak halimle ..

nedense kendimi cok silik ve guvensiz hissediyorum, ozellikle onun benimle yakin olmaya calismasina ragmen...

dedim ya kabahat bende, su an hic bi isaret vermiyorum cesaretlendirecek...

her zaman oldugu gibi boyle zamanlarda kendimden nefret ediyorum ve yok olup gitmek istiyorum.,.

Allahim nolur bana ihtiyacim olan ozguveni, disiligi ver...  

13 Haziran'15 00:10

Aile Tatili

Eveeettt....

buyuk gune az kaldi, cumartesi dugunumuz var :-)

ailecek tatile de geldik denebilir ;-) ailenin kalani yarin gelecek...

ama bizim onunla bir aile olma arzum, ihtimalim - galiba o ihtimal hic olmadi- azaldi. yok hatta...

aslinda boyle hissetmeyi tercih ediyorum, cunku odagim o olursa cok mutsuz olabilirim...

bu dugun onun en yakin arkadaslarini da gorme firsati vericek bana...

ama ben onun arkadaslari masasinda degil gelinin arkadaslari masasindayim...

once bi koydu, aslinda o icimdeki fitneci kurt yapio bunu...

sonra dedi ki mantikli tarafim, senin burda olma nedenin gelinin en yakin arkadasi olman evet gelinin en yakin arkadasi olmaya giden yolda onun arkadasi olarak girdin bu aileye ama onemli olan bugun burda olman... 

tadini cikar ;-)))

baska asklara yelken ac ;-))

etkile herkesi, ha hatta belki onu asik et kendine...

hayirlisi herseyin hayirlisi...

kasma, germe, sikma, keyfine bak...

odanin balkonunda aksam gunesine dogru deniz karsimda ayaklarimi uzatmis yazarken, bir yandan kus sesleri bir yandan alttaki bardan gelen saksafon ve gitar sesi daha ne ister ki insan...

ohhh be :-))

Siz Birlikte Olun

sevgili hocamiz, pitacemiz :-))

onu da tanidikca cok sevdi ben zaten malum...

bu sabah telefonda konusuyoruz -sabah erkenden dersleri vardi da-

siz birlikte olun diyo :-)))

ona soyleyemem boyle bi seyi ama diyor

o kadar icten soyluyor ki bunu, gulumsuyorum sadece...

yapacak pek bi'seyim yok artik :-(

bundan sonrasi tamamen kaderin isi, yazildiysa olur

duet dersten sonra yok onune bak, bosver falan demisti ama bak simdi yine neler diyo ;-))

gerci benimki de ozledim dedigim gunden beri benim dersimin bitmesini beklio, lafliyiruz sonrasinda hakkini yiyemem :-))

neyse...

bir dugunumuz var bizi bekleyen ;-)

kahve fali

haftasonu kahve fali bakan yakin bi arkadasim, bi kac hafta sonra olacak dugunle ilgili ongorulerde bulundu ;-)

kismet cikcakmis bana

hem de onlarin vasitasiyla gelcekmis bana bu haber

sanirim o da pek hoslanmicakmis bu durumdan ama bi aksiyonu da olmiycak

kismet var bana, hadi insallah

Gecti

ne oraya ne buraya be deftere

hic bi yere yazmiyorum bu aralar

vakit bulamiyorum

diger taraftan ruhsuz oldugumu da inkar etmiyorum

ama bu sefer bezginlikten kaynakli degil, siradanliktan heyecansizliktan

aski, sevmeyi, onu rafa kaldirdigimdan olsa gerek...

dusunmuyorum, ozlemiyorum

sogudum sanki, yoklugunu herhangi biri olusunun gecisi belki

bir tek dun, pazar sabahi geceden baslayan ozlem dalgasi geldi, whatspta en son gorulmesine bakip anlam cikartmalar gibi

sabah ozlemim biraz daha artmisti, birlikte gecirdigimiz pazarlar dustu hatrima burnumda tutmeye basladi

yaziyim dedim bi insana ozlendigini duymak iyi gelir

whatsptan yazdim, soyledim

gecti :-)))

Aydinlanma Cagi

spor hocamiz ortak bi suredir...

sevgili hocam ve onun ilk tanismasini yazmistim, o gunden beri de aramizi yapmaya her firsati degerlendirmye and icmisti...

bugun hic planlamadan kendiliginden gelisen bi sekilde o hep arzu ettigi duet dersi yapti bizle...

ama dersten sonraki gorusu kanaat notu simdikinin tam tersi oldu...

emek verme, cabalama, adim atmaya korkuyor, bazi seyleri gormemezlikten geliyor dedi...

bugun her zamankinden farkliydi dedi, haftalardir birlikte ders yaptiklari icin artik o da kendince taniyor onu...

bugun cok farkliydi hal ve hareketleri dedi, belki simariklik, belki napicagini bilememek...

ama yok olmaz bu is dedi...

hakliydi...

ben de eskisi gibi degilim ona, duet ders hicte tahmin ettigim kadar eglenceli gecmedi, bi daha da yapmam...

biz kendi kendimize daha cok eglenioduk...

yani anliycagin bi kez daha finito derken, nasi gecti 15 yilim diyesim geliyor. ama icimden bir ses olmasi gerekiyormus sukur ki buna da diyor.

daha bu sabah sems'in bir sozunu okudum, istedigin oldugunda degil olmadiginda sukredebilmektir.

ben gercekten olmadigina da sukrediyorum, kotusunu gordugum icin degil ama her seyin ilahi olduguna inandigim icin...

boyle iste...

Nisan Bozuldu

Hani gecen yilin sonunda bir nevi nisan bu, sozlestik 1 mayis itibariyle resmiyet kazanicak demistim ya...

1 mayistan beri oldu oluyo resmilesior derken bu sabah ogrendik ki yeni italyan butun imzalara dur demis....

hakkim bakiymis ama ne zaman resmiyet kazanirin cevabi yok :-(((

yani nikahtan donduk, nikah simdilik bilinmeyen bir tarihe ertelendi...

hakkimizda hayirlisi...

gerci ben oyle pek kisiye soylememistim sadece cok yakin dostlarim. gerci gecen haftalarda sevgili gmy'm butun iyi niyetiyle kalabalik bi toplantida telaffuz etti anlayanlar anladi ama  oyle cok dallanip budaklanmadi...

evet ilk anda bi bozuldum ama ben di'il aslinda icimdeki o hep kendine aciyan kurban psikolojisindeki tarafim... neyse ki kisa surdu onunda hali...

cunku her sey Allah'tan o dilerse, onun istediginde hakkimda hayirli olan zamanda olur. rizkimi veren yolumu cizen o...

ben ona siginirim, isyan etmem, sukrederim :-)

astro arkadasimla da aksam uzeri konustugumda merkur geri gidio zaten  dedi ;-)

Terk Ediyorum Seni

Kimbilir kaçıncı kez terk etmeye, ondan gitmeye karar veriyorum...

Halbuki bir akşam önce çok stresli gergin bir günün sonunda gece yarısı olmak istediğim tek yer onun kollarının arasında hissetmeyi umduğum hayal ettiğim huzurlu kollarıydı...

Ama bir gece sonra, yastığa başımı koyduğumda...

N'apıyorum ben dedim bir kez daha kendime...

Yıllardır her görüşmede her buluşmada bir şey olacak bir işaret görücem ümidi yaşadığım kalp çarpıntıları, hiç bir şey yiyememeler...

Evet napıyorum ben???

Arkadaşız ona eyvallah, hem de iyi anlaşan birbirini çok iyi anlayan ve tanıyan...

Ama onun için ordan bir tık öteye geçemedim, geçermiş gibi gelse de bazen hep suyun öte yakası...

Bu seferkinin öncekilerden ne farkı olacak, 2 hafta sonra görürüm seni; bir erguvan partisine tav olur çok aşığım ben vazgeçemem dersin...

Onda da haklısın...

Ruh hali bu, ne gitmesine kal ne gelmesine dur diyebiliyorsun, bildiğini okuyor hep...

Onun için büyük konuşmuyorum, iddialı hiç değilim

Ama sevilmek istiyorum, sevildiğimi hissetmek istiyorum, sağlıklı bir kadın erkek ilişkisi istiyorum, sevmek istiyorum...

Ona tabi ki dönmüyorum sırtımı, bıçak gibi kesmiyorum iletişimi -kesemem de ortak dostlarımız sevdiklerim var, annesi ve kardeşleri- ama ilgimi kesicem. Şımartmıycam...

Daha ötesi beni kuzeniyle ciddi bir ilişki için tanıştırmak isteyen arkadaşıma tamam dedim. Ayarla tanıştır bizi.

Bu terk etme kararımı duyan başka bir arkadaşım, yıllardır hep aklında olan ama ilişki yürütebileceğinden çok emin olmadığı arkadaşını düşürdü aklına.

Yani anlayacağın pasif direniş değil bu sefer ki mücadelem, aktif taarruz ama başka cephelere

Hadi hayırlısı ;))

Bugün günlerden 21 Nisan, astrolojik etkilerine bakınca pek de manidar oldu bugün bunları yazmam. gelişmeleri bildirim


21 Nisan Vedik astrolojiye göre en şanslı gün. Bugün kalbinizi iyiye, güzele ve yeniye açın. Gelen şansı kabul edin ...

Hintlilerin ‘Altın Gün’ olarak tanımladıkları 21 Nisan Günü, bu yılın en şanslı olayları yaşanacak. Vedik astrolojiye göre ‘Akshaya Tritiya’ yani ‘Bitmeyen enerji’ anlamına gelen bu özel günde yapılan yeni başlangıçlar olumlu sonuçlanacak.

Hint astrolojisine göre, her yıl farklı bir zamana denk gelen bu tarihlerde yapılan işler olumlu sonuçlanıyor. Üstelik, bugün başlanılan işlerin uzun vadeli olduğuna da inanılıyor. Bu yıl 21 Nisan tarihine denk gelen bu uğurlu günde yapılan olumlu eylemler, inanışa göre kişiye katlanarak geri dönüyor. ‘Altın Gün’de ihtiyacı olanlara yardım eli uzatmak, hayvanları beslemek, insanları sevindirmek gibi iyiliklerin kişiyi bir yıl boyunca kötülükten koruyacağına inanılıyor.

Başlamaya çekindiğiniz bir konu varsa ya da sonuçların uzun vadeye yayılmasını arzu ettiğiniz olaylar söz konusuysa, 21 Nisan gününde adım atın. Örneğin, uzun vadeli bir ilişki için ilk adımı bu tarihte atabilirsiniz, yeni işinizin anlaşmasını bugüne denk getirebilirsiniz. 21 Nisan bütün başlangıçları destekleyen olumlu bir enerjiye sahip. Çok istediğiniz bir eşyayı satın almak, ev kiralamak, yeni bir projeye veya tedaviye başlamak ...

Es

bayagidir yazmamisim...

bu aralar oteki bloguma da emek verdigim icin burasi kaldi, gerci gunlugu de pek yazmiyorum...

bi kosturmacadir telastir, gecip gidio gunler...

gecen gun bizim beyle spor yaptik, bi turlu denk gelemioduk ya...

o gun hocamiz yoktu, bulusup birlikte yapmaya karar verdik. siki antreman yaptik ikimizde.

antreman sonrasi ordaki cafeden salata yaptirirken ona oturup cay ictik lafladik. bi ara adam yanimiza gelip, adini sordu ona sonra bana gelio gidiyorsunuz taniyalim sizi dedi...

o kendi adini soyadini soyledi, benim de o an beynimden adim ve onun soyadi gecti.  iyi ki agzimi acmadim belki de soylerdim. neyse ki benim adimida o soyledi :-)))

bugun ogreniyorum ki o adam bizi evli zannetmis, benim esi oldugumu...

Allahim ne hos ;-)))

demek oyle bir enerji yayiyoruz, sevgili, arkadas degil kari koca

insallah, insallah...

Bazen Dank Ediyo Ya Bana...

yine etti...

ben hep beni olduren sindirenin is hayatim oldugunu soyluyorum ya, halbuki sevdigim adam da bana ayni seyi yapmadi mi???

olmak istedigimi vermedi bana, ama elini de hep ustumde tuttu ondan kopamiyim uzaga gidemiyim diye. hep bi kol boyu mesafede ama hep orda tuttu.

ben de, sukur buna istedigim olmasa da oldugu kadar dedim. vazgectim kendimden, istediklerimden...

yaniii????

isimi nasi surdurmeye devam ediyosam onu da devam ettirebilirim alismis sindirilmee bu bunye sinik sinik yasar gideriz.

ama once benim bu dank'i bi iyice idrak etmem lazim.

bu aksam bu kadar trafik olmasa, az once yazdigim blog yazimi yazmasaydim, pesinden duygularimi biraz kurcalamaya kalkmasaydim dank eder miydi bilmiyorum.

umarim 8'deki pilates dersime yetisebilirim, cok fena bu aksam :(((

Bir Garip Rüya...

İş yerinin yakınlarında şimdiye kadar hiç kullanmadığım yüksek taş duvarların arasından aşağaıya doğru inen bir merdivenden iniyorum.

indiğim yer Ortaköy'müş...

Ne kadar yakınmış aslında öğlenleri bile gidilebilir diyorum içimden...

merdivenin sonunda ulaştığım yer olsa olsa Ortaköy'ün 300 sene önceki hali olabilir.

sol tarafımda alçak ağaçlar, çimenlik bir yol arasında toprak yol ve yol üzerindeki bir bank...

karşımda deniz, o kadar sessiz sakin ki ortalık hafif puslu bir hava ama ne soğuk ne ürkütücü...

göl gibi durgun bir deniz, gemiler var üzerinde

hafif karanlık sağ tarafta ördek çiftliği gibi bir yer

güneş tutulması, bilinçaltı, rüyalar anlamlı mıdır bilmiyorum

Blogger

Blogger kimligimi oteki tarafta biraktim...

aslinda kimligimi degil, yazmayi...

bu sabah 18 mart icin bi fotograf aramak icn girdim, gezi yazilarim arasinda dolanirken buldum kendimi...

kendimi ozlemisim, gozlerim doldu...

su anki kadar ruhsuz olmamisim o zamanlar bile...

kendimi hapsetmemisim duvarlarin arkasina...

 

simdi yazmaya nielyetlendiklerime sansur uyguluyorum, oraya di'il gelip buraya yaziyorum.

burasi da ayri ama orasi benim lk goz agrim, benim...

yazmaya baslamaliyim oraya da...

kirmam lazim kendimi...

Siki siki simsiki

kendimi cok sikiyorum, kasiyorum, her gecen gun de siddetini arttiriyorum sanki...

en basidinden dans etmek en sevdigim sey olmasina ragmen, oyle gerginim ki her an dans ederken boynum sirtim agrior...

birine anlatsan guler, ben de kiziyorum kendime...

sadece dans degil her konuda boyle, kafamda olusturdugum anlamsiz mantiksiz kaliplarim var.

susmayi, tepkisiz kalmayi marifet saniyor kendine...

napcaz bu bakalim bu benle???!

Iyiyim

dun aksamin uzerine bugun bunu yazmayi borc bildim...

cok fenaydim dun aksam :-((

gorumcem yazdi o sirada acikca soyledim agladigimi, sakinlestirmeye calisti beni...

zaten pilates dersime gidiyordum, hocama da acima bugun bana deyince gozyaslariyla akittigim zehir etkisini kaybetti...

gerci hala kendimi sorgulamaktan ve suclamaktan vazgecmis degilim ama n azindan kriz gecti...

kendimi sevdigimi kendimle barisik oldugumu soyluyorum ya, aslinda yalan soyluyorum galiba...

kendimi affetmiyorum, elestiriyorum, tmm yaptigi her seyi kabul ediyorum ama dirdirci kadinlar gibi konusuyorum da...

benim bi kendimi affetmem oldugum gibi kabullenmem lazim...