Pek bi sakin pek bi ermişim bir iki gündür...
Ona hak veriyorum, yaptığını doğru buluyorum.
Ben ondan bana yardım etmesini istedim. Kendi başıma başaramadım, beni arama sorma dedim. O da her ne kadar ben yardım edemem sana, özlemiyceğime aramıycağıma söz veremem dediyse de 5 ay 5 gündür o vermediği sözü tutuyor.
Doğum günümde aramaması da bunun sonucuydu. Yani bana yardım etmeye çalışıyor.
Biz küsmedik kavga da etmedik. Ama ben onun bana dönmesini şimdiye kadar yapmadığı şeyi yapıp elimi tutmasınu bekliyorum...
Ve aslında şimdiye kadar hiç yapmadığı bir şeyi yapmadığı için kızıyorum.
Yani klasik bir kadın tribi ben hayır dedim ama o evet'ti.
Ortada yanlış ya da kötü bir şey yok.
Benim beklentim ve karşılanmadığı için hayal kırıklığı var. Tıpkı bunca yıl olduğu gibi.
Yani onun suçu değil bu, bu benim suçum.
Böyle idrak edince olayları içerdeki şamata da sükunete bırakıyor yerini.
Sevdiğim adam benim onu istediğim gibi istemeyince, her ne kadar ben kendimce kahramanlık yapıp cesaret gösterip oynamıyorum o zaman ben diyip gittiysem de. Sevilmeyen kadın olarak eksik hissettim kendimi ve yine ona takılıp kaldım. O sevmedikçe istemedikçe beni eksik kalacakmışım gibi hala onu diliyorum umutsuzca.
Kendimi yeterince sevmiyorum belki de, başkalarıyla kıyaslayıp bi türlü denk getiremiyorum kefeleri.
Geçen fotoğraflara bakıyordum da, güzellik desen var zeka desen var kariyer desen var oturup kalkmasını konuşmasını bilmek desen var.
Ki bunların hiç biri olmasa bile sevilmeye değerdir her insan. Tam olmak için bir erkeğin sevgisine, çocuk doğurmaya ya da başkalarının onayına ihtiyacı yoktur.
Öyle işte bir kaç gündür böyle filozofum. Kızamıyorum ona...
Hatta kendime kızıyordum bu akşam duş alırken, sevmeseydin böyle ne olurdu. Ne güzel bi insan ne iyi bi dost, sohbetini dostluğunu özlüyorsun ama yine o beklentiye girmekten korktuğun için uzak duruyorsun.
Bi gün kalbimden taşıdığıma emin olursam onu, dostluğu için yeniden çalabilirim kapısını.
Ama işte o gün çok yakın değil gibi.
Bu olgunluğum bir kaç gün sonra neye dönüşür hep birlikte görürüz burda
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Özgür bırak ruhunu