Roman ama benim için psikiyatrik çıkarımlar yapmak açısından çok faydalı bir okuma oldu.
Kendimi, çevremdeki insanları, yaşadıklarımı, hissettiklerimi bir yere oturtmaya ve bu yazıyı yazmam gerektiğini hissettirdi bana.
En önemli öğreti insanın 7 yaşına kadar yaşadıkları, travmaları, korkuları, hatıraları geleceğini şekillendirirmiş.
Çocuk bu döneminde sevildiğini, korunduğunu hissetmezse ileri ki dönemlerde bunun yansımaları hayatına şekil verirmiş.
Ve kader motifi
Kaderimizde örülen motife gün gelir geri dönmeye çabalarmışız. İşte o motifte ilk 7 yılda örülürmüş.
Ben de bu yazıyla kendi ilk 7 yılımı hatırlayıp kader motifimin örneğini çıkarmak istiyorum.
Aslında kitabı okurken kapağını kapattığım anlarda öyle hücum etti ki düşünceler, sanki o an yazsam bi çırpıda çıkardı ama her zaman ki gibi yazmak için uygun zaman ve mekan aradım kendime.
ilk nerden başlayalım...
Annem bana hamileyken evine ilk icra gelmesi
insan bu koşullardayken karnındaki ikinci çocuk için keşke olmasaydı demez mi?
devam eden yıllarda maddi sıkıntılar ve zorluklar ardından gelen üçüncü çocuk
yani çok sevilip şımartıldığım bir ortam hatırlamıyorum
hatırladığım annemin bir kaç öfke nöbeti var, bir tacın kırılması mesela
şimdiki anneler gibi çocuk psikolojisi aman bozulmasın gibi dertleri yoktu, düşünecek lüksleri de
onun da açısından baktığında o da zor şeyler yaşamış
böylesi sorumsuz bir adamla, hiç alışık olmadığı borçlu ve yalancı bir düzenle ve 3 çocukla
hayatı kolaylaştırmak için çok fedakarlık yaptı o da, gece gündüz uyku, gezmek nedir bilmeden çalıştı.
bugüne gelmemiz, sahip olduğumuz her şey onun çabasının eseridir.
biraz fazla güçlü olduysam da o zaman ki zorluklar ve mücadele etmemdir.
baba figürüne bir giriş yapsam
orası zaten yok.
bana göre olmayan bir şeyin yokluğunu hissetmezsin durumu
ama bilinçaltı arıyorsa kendine böyle bir model
küçükken yoksa büyüdüğünde de benzerinin peşine düşüyor
yani olmayanın
:)
ne güzel anlattım di mi durumu
aynen durumum bu
ben hep yoku sevdim, yanımda olmayanı
duygularını hiç anlatmayıp, kaçak güreşeni
evet ben çocukluğumda yaşadığım baba modelinin peşine düştüm
yokken varmış gibi -çünkü baba hep vardır olmasa bile adı vardır ya-
işte ben de 19 senedir var mı yok mu belli olmayana sıkı sıkı sarıldım
çünkü o babamdı benim
hayalimde olmasını istediğim şeylerde yakınlaşma karşı cins arzusu olsa da
bir aradayken o olmayan elektriğin tutkunun nedeni buydu belki de
sonuçta bilinç altım onu baba olarak algılamış olabilir mi?
benden hoşlanan benimle yakın olmak isteyenleri hep sosyal nedenlerle red ettim
acaba onlarda da aslında babası tarafından sevgisi belli edilmediği yada baba uzakta olduğu için sevgi alamayan kız çocuğunun kendini sevilmeye layık bulmamasının red etmesi mi vardı?
işte üstüne düşmeyen, arada bir ilgi gösteren, sevse de belli etmeyenin peşinden ayrılmaması, en ufak bir ilgi de yelkenleri suya indirmesi hep bu küçük kız çocuğunun babası tarafından sevilme arzusundan mıdır?
Peki ya O
annesi hamileliğinde korseyle saklamış hamileliğini, istenmemek, yok sayılmak
nasıl bir çocukluk geçirdi bilmiyorum
ama ablasının ilk erkek çocuk doğduğunda anneanneye gönderilmesi onda nasıl bir travma yaratmıştır.
o da muhtemelen otoriter ve sevgisin göstermeyen kuralları olan bir baba
anne de öyle çok sevgisini belli etmeyen, etliye sütlüye karışmayan gibi
O da bende annesini bulmuş olabilir mi ki?
Ne ileri ne de geri gidemiyişimiz?
ve bir türlü yanmayan tutkunun ateşi
Eee hadi bulduk diyelim tutku katillerimizi
Nasıl tedavi edicez, nasıl iyileştiricez bu ruhları
Telkin?
O senin baban değil, babanın yerine de koyamazsın
ilişki yaşamaktan yakın olmaktan korkma çekinme
hadi ben fark ettim kendimi iyileştirdim, onu nasıl iyileştiricez?
Ona da ben senin annen değilim mi diye fısıldıycam.
kendini değersiz hissetme durumu olabilir mi bizde?
Çünkü naptığımızı anlatmayı sevmiyoruz, çünkü ilgilerini çekebileceğini biizm hayatımıza ait şeylerin başkalarınca önemsenmediğini düşünüyoruz.
O kendini iyi ve önemli hissetme için sürekli bir yardım, iyilik hareketlerinde, hep bir şeyleri birilerini ayağa kaldırmaya onore etmeye çalışıyor. karşılığında bol bol övgü, sevgi alıyor.
ama onun da kendine ait sağlıklı bir ilişkisi yok ki bunca yıldır
yani çok sağlıklı da ben uyduruyorsam bunları
kendini sevilmeye değer bulmuyor
aslında ikimiz de çok değerliyiz
ve biz çok seven insanlar var
ama biz hep kendimizi çekiyoruz
19 yıllık kaderimizde de biz birbirimize iyi gelmek için var olduk belki de
Genel olarak bugüne gelmiş, aşk ilişkisinde bir türlü yola çıkamamış ben olsam da
güçlü bir kişiliğim ve duruşum varsa
yine bunda büyük bir ailede dayı, teyze, anneanne, dede, kuzen sevgisinin sarıp sarmalamasının, okumanın, iç görüyle her daim kendini anlamanın yeri olduğunu düşünüyorum.
7 yaşıma kadar olanları hatırlamaya çalışırken
ilkokul yıllarım geliyor haliyle 5,5 yaşında ilkokula başlayan biri olarak
ilk 10 Kasım töreninde şiir okumak için öğretme beni seçmese de seçmelere gidip şiir okumak için seçilmem, sonrasında öğretmenin sınıfın ortasında ben seni göndermedim niye gittin diye beni sorgulaması ve ağlamam. eminim ki bilinçaltımda sana izin verilmediği sürece bir şey yapma isteme korkusunu tetiklemiş olabilir. Pis ilkokul öğretmenim, sen kimsin ki o yaştaki çocuğun heyecanını köreltirsin. bilmiyorum belki şakayla karışık sorgulamıştı beni ama bilinçaltım hiç de öyle hatırlamıyor o anı.
sonra ilkokuldaki bir arkadaşımın annesi
evet o kadını da hiç sevmedim hala da sevmiyorum
kızının dengi olmadığımı düşünüp benimle arkadaşlık etmesini istemezdi. aksi gibi birbirimizden de ayrılmazdık kızıyla. yalnız o kızın da bir kötü huyu vardı tokat atardı
evet ilk okul birinci sınıftayken ondan tokat yediğimi hatırlıyorum. sonraları ben de ona atmaya başlamıştım.
bu hatıraların bilinç altımda bıraktığı izleri de delete edelim lütfen
ve gelelim yine kadın erkek ilişkimize
evet ben kendimi hep değersiz görüyorum
ve onunla görüşmediğimiz, o benimle ilgilenmediği zamanlarda da bu değersizlik hissim artıyor.
beni sevmemesine ilişkin bahaneler buluyorum
sonra yine sık görüşmeye başlayınca yokluğunu unutup mutlu oluyorum.
evet sevgili bilinç altım şimdi sana söyliyceklerimi dinle ve bu kodları lütfen eskileriyle değiştir
sen değerlisin her insan gibi, bunun için birinin seni seviyor ve tercih ediyor olması önemli değil
sevdiğin adamı baban rolüne koymuşsun, çıkart o rolden
eğer çıkartmazsan bil ki ne tutku olur, ne çocuk :)
sen onun annesi değilsin
sen de onun bilinç altına lütfen bu mesajı ilet
sana geri dönebilir miyim diye sordu ya bana rüyamda
söyle, elbette dönebilir onu aşkla seven bir kadını kaçırmak istemiyorsa hatta çabuk dönsün
O da benim gibi